Hackers & Painters | Bilgisayar Çağından Büyük Fikirler | Bu Kitap Yalnızca Bir Bilgisayar Kitabı Değil

Paul Graham, sadece bu kitaptan öğrendiğim kadarıyla; bir girişimci, programcı, tasarımcı ve yazar. Apple’dan kitabevlerine, kolu baya uzun bir insan. Böylesine büyük bir kişinin yazdığı bu kitap, tabii ki de bana çok şey kattı. Çünkü kitap sadece bilgisayar kitabı olmamakla birlikte, çalışkan öğrencilerin neden popüler olmadığını, programcılar ile ressamlar arasındaki ortaklıkları, servet edinme yöntemlerini vb. vb. anlatıyor.

Her okuduğum kitapta elde ettiğim bir alışkanlık olan altını çizerek okumayı bu kitapta da uyguladım ve önemli “bazı” noktaları sizlere aktarmak istiyorum. Umarım telif ve benzeri sorunlarla uğraşmam 🙂

“Bilgisayarların yaşam biçimimiz üzerindeki etkisi uzay yolculuğu ya da nükleer teknolojininkinden çok daha fazladır. Dolayısıyla, nerede olduğumuzu ve nereye gittiğimizi anlamak istiyorsanız, bilgisayar programcılarının kafalarının içinde neler olup bittiğini bilmek lehinize olacaktır.”

“İyi programcılar her şeyi sorgulama anlayışı geliştirirler.”

“Apple, iPod’u web tarayıcılı bir cep telefonuna dönüştürebilseydi, Microsoft’un başı büyük derde girerdi.” Kitabın 2004 yılı civarında yazıldığını unutmayalım. Bakınız Paul Graham ne kadar güçlü bir öngörüye sahip.

“Çalışkan öğrencilerin popüler olmamasının başlıca sebebi, kafa yormaları gereken başlıca konular olmasıdır. Dikkatlerini moda veya partiler değil, kitaplar ya da doğa çeker. Kafasının üstünde bir bardak suyu dengede tutarken, bir yandan da futbol oynamaya çalışır gibidirler. Bütün dikkatlerini oyuna odaklayabilen diğer oyuncular da fazla çaba sarf etmeden ineklerin takımını yenerler ve onların neden bu denli beceriksiz göründüğünü merak ederler.”

“Harici bir rakip yoksa insanlar birbirlerinin rakibi olur.”

“Ressamların boyanın kimyasını ne kadar anlaması gerekiyorsa, programcıların da elektronik hesaplama kuramını o kadar anlaması gerekiyor.”

“İnsanları en çok çılgına çeviren ifadeler, sanırım, doğru olmasından en çok endişe ettikleri ifadeler.”

“Yüksek sesle dile getirmeye cesaret edemeyeceğiniz şeyler düşünmüyorsanız, sizde bir gariplik vardır.”

“Portekizli kaşiflerin seyahatlerini neden Afrika sahili boyunca gerçekleştirdiklerini anlayamamıştım. Aslında köle arıyorlardı.”

“Darwin, zamanını kendini ateist olmakla suçlayan kişilerle tartışarak değil, biyoloji konularına kafa yorarak geçirmek isterdi.”

“Aptallarla tartışırsanız, siz de aptal olursunuz.”

“Modanın esiri olmuş birine moda, modaymış gibi görünmez.”

“Yani tavukların hepsi aynı anda gıdaklıyorsa, muhtemelen yanlış giden bir şeyler var demektir.”

“Otoriter ülkeler yozlaşır, yozlaşan ülkeler fakirleşir ve fakirleşen ülkeler zayıflar.”

“Web tabanlı yazılımlar, masaüstü yazılımlardan daha değerlidir.”

“Bir gün şirket kurmayı hayal etmiş bir programcıysanız, muhtemelen bunu yapmaktan sizi alıkoyan iki ihtimal vardır. Birinci ihtimal, sektörle ilgili hiçbir şey bilmemeniz, ikinci ihtimal de, rekabetten korkmanızdır. Oysa bu çitlerin ikisinden de elektrik akımı geçmemektedir.”

“Antarktika’nın göbeğinde satın alabileceğiniz hiçbir şey bulunmadığından orada ne kadar paraya sahip olduğunuzun hiçbir önemi yoktur. Servet para değil, sizin sahip olmak istediğiniz şeydir.”

“Bir insan daha fazla kazanıyorsa, bir başkasının daha az kazanması gerekir.”

“Steve Jobs, bir zamanlar, yeni kurulmuş bir şirketin başarısının veya başarısızlığının ilk on çalışanına bağlı olduğunu söylemişti.”

“Steve Jobs’u o koltuktan kaldırıp yerine rastgele 100 kişiden oluşan bir komite getirseydiniz, Apple’ın bir sonraki ürünü bir şeye benzer miydi ?”

“Norbert Wiener, kölelerle rekabet edersek köle olacağımızı söyler.”

“İyi tasarım sade, ebedi, doğru sorunu çözen, yoruma açık, eğlendirici, zor, basit, simetriden yararlanan, doğaya benzeyen, yeniden tasarlanan, kopya edebilen, garip, grupların içinde ortaya çıkan, cesur bir şeydir.”

“Vahşi hayvanlar çok güzeldir çünkü hayatları çok zordur.”

“Teknolojiyi seçerken, diğer insanların ne yaptığını dikkate almamalı ve yalnızca neyin daha iyi çalışacağını düşünmelisiniz.”

Tabi kitap sadece bu sözlerden ibaret değil. Daha birçok faydalı bilgiler, içerikler bulunuyor. Bunu öğrenmenin en iyi yolu da, şaşırtıcıdır ki, kitabı okumak !

İlk GUI Kullanan Bilgisayar

Bu yazımızda hem GUI’nin ne demek olduğundan, hem de ilk GUI kullanan bilgisayardan bahsedeceğim.  Çünkü ilk kullanma aşamaları biraz pişmanlık dolu geçiyor.

GUI NEDİR ?

Açılımı Graphical User Interface, yani grafiksel kullanıcı arayüzü olan, bilgisayarlarda işletilen komutları ve çıktıları simgeler, pencereler, düğmeler ve paneller ile kullanıcıya daha kolay bir deneyim sağlatan sistemin genel adı oluyor. Yani şu anda yazıyı okuduğunuz pencere, yazıyı kopyalamanız, fareyi oynatmanız hepsi bu sistem içinde yer alıyor. Arayüz yani. İlk kim bulduysa baya işe yarayacak bir şey bulmuş. Kimse 1010101’lerle uğraşmak istemezdi yani. Olayın tarihi ise şöyle:

İlk arayüz kullanan bilgisayar bilindiği gibi Apple Lisa değil. İlk olarak Xerox firması, 1973 Nisan’ında ilk kullanıcı arayüzlü bilgisayarı yapıyorlar. Adı Alto. 3 tuşlu fare, bit-map li görüntü, grafiksel bir windows, ethernetli internet kullanan bu bilgisayar, göründüğü gibi gelecek vadeden bir bilgisayar. Xerox yine geliştirmeye devam edip 1981 de daha profesyonel bir arayüzlü bilgisayar yapıyor. Star adını verdikleri bu bilgisayar, duble tıklanmalı ikonlar, üst üste pencere olabilen windows işletimi, diyalog kutuları ve 1024*768 monokrom görüntü. O zamanın devrimi resmen. Fakat Xerox yöneticileri, bu arayüzü yapan ekibe “böyle şey mi olur, kullanıcı fare mi kullanır” gibi saçma sitemlerle projeyi onaylamıyorlar. Bunun sonucunda Star ve Alto rafa kaldırılıyor.

Bunun sonucunda Apple kurucusu Steve Jobs, o dönem Apple yükselme yıllarında tabi, Xerox’u ziyarete geliyor. Rafa kaldırılan bu projeleri gördüğünde bu projelerin rafa kaldırılmasının aptallık olduğunu söylüyor. Xerox yöneticileri dinlemiyor tabi. Bunun üzerine fırsatı değerlendirmeyi iyi bilen Jobs, Xerox’ta ki GUI sistemini geliştiren ekibi Apple’a alıyor ve Apple Lisa’yı çıkartıyor. Böylelikle dünya, gelecekte herkesin evinde bulunacak olan GUI ile tanışmış oluyor. Arayüzün tarihi böyle yani. Pişmanlıkla dolu demiştim, çünkü Xerox bu projeleri rafa kaldırmayıp değerlendirmeyi bilseydi, şu anda ortalıkta Microsoft, Apple’dan üstün bir Xerox görebilirdik. Fakat değerlendiremediler ve şu zamanlar fotokopi, yazıcı ve tarayıcı alanında ürün geliştiriyorlar. Jobs’un ise fırsat değerlendirme kabiliyetini de görmüş oluyoruz. Teşekkürler GUI’yi raftan çıkarıp dünyaya bahşeden adam !

İlk Bilgisayar Oyunu

Bilgisayar oyunu dediğimiz kavram, artık günümüz gençlerini ele geçirmiş durumda, hatta onlara ekmek kapısı olmuş durumda. Günümüzde seçme şansımızın olduğu milyonlarca oyun teknolojinin gelişmesi sayesinde ellerimizin altında durmakta ve her defasında daha güzelini istiyoruz. Bazen öyle durumlar oluyor ki, yok bu oyunda bug var yok bu oyunun açıkları var gibi yorumlar yapıyoruz. Ayrangönüllülük taslıyoruz, zamanının en iyi oyununu istiyoruz. Peki şimdiye kadar hiç dünyada yapılan ilk oyunu düşünme fırsatını elde ettiniz mi? O zamanın şartlarında dünyanın en zor işlerinden biri gibi geliyor fakat Bill Gates sadece ama sadece bir gece gibi kısa bir sürede yazmıştır oyunu, adamın gücünü görmek lazım. Donkey.bas adında bu oyun o zamanlarda dijital bir yapıda olmasa bile dünya çapında büyük ilgi uyandırmıştır, çünkü başka bir oyun yok piyasada 😀

Oyunun içeriği neydi?

Oyunun içeriği aslında bugün ki birçok araba ilerletme oyunu ile aynı olarak tasarlanmıştı fakat grafikler o zamanlarda nasıl olabiliyorsa öyleydi 2 -3 renkten oluşan grafikler vardı.Oyunda elinizde olan bir araba ile eşeklere çarpmadan oyunda ilerlemeye çalışıyorsunuz. Çarptığınızda ise eşeğe puan kazandırıyorsunuz. Basit, sade ve hoş bir oyun.

İtiraf etmeliyim ki bu oyun,şimdiki oyunların hızı ile yarışsa 4-5 kat daha hızlı oynandığını söyleyebilirim. O zamanlarda ancak bu kadar olabilirdi. Düşünün sene 1981, grafik içeren bilgisayarlar yok ve siz böyle bir oyun yazıyorsunuz. Peki ilk yazılan dijital oyuna ne derseniz ?

Dünyada Yapılan İlk Dijital Bilgisayar Oyunu

Dünyada oluşturulan ilk dijital oyun ise “Spacewar” adlı grafik içeren oyun 1961 yılında yayınlanmıştır. Diğer oyun 1981, bu neden ilk oyun değil derseniz bu oyun PC oyunu değildir,değişik makinalarda oluşturulmuştur. Fakat bugünün nokia 3310 oyunları ile bile yarışamayacak derecede bir oyun,ama o zamanlar başka grafik içerikli oyun olmadığı için insanlar eğlenmeyi bilmişler. Bu oyun ise 200 saat gibi bir sürede yazılmıştır.İki kişi ile oynanabilen, uzay savaşları konulu bir oyundur.Oyuncu kontrolleri saat yönünde ve saat yönünün tersine döndürme olmak üzere, itme, yangın ve hiperuzay içerir.Bu oyunda zaman içerisinde kayıp olup gitmiştir.

Bilgisayar Toplanırken Nelere Dikkat Edilmelidir ?

Bilgisayar - İşlemci
Bilgisayar – İşlemci

Bilgisayar Toplama Rehberi

Bu makalede bilgisayar toplanırken nelere dikkat edilmeli, kısaca değinmek istiyorum. Değinirken de benim Ceyranlı Soba’mın (Masaüstü Bilgisayarım) bileşenlerini bölüm sonlarına aktaracağım 🙂

Anakart

Ana kart bilgisayarın elektronik parçalarının birleştirilmesini sağlayan ve düzenin oluşturulması için gerekli olan önemli bir parça olmaktadır.

Ana kart üzerine ekran kartı, hard disk, RAM, işlemci, fan, disk sürücü, USB girişler, Ethernet kartı gibi aklınıza gelebilecek çoğu parçalar yerleştirilebilmektedir. Ana kartların özellikleri aynı zamanda bilgisayarın özellikleri üzerinde de etkili olmaktadır. Bilgisayarın hızlı olması bir anlamda ana karta da bağlı olmaktadır. Ana kartlara sadece bu parçalar değil, çevre birimler de bağlanmaktadır. Monitör, klavye, mause, kamera gibi araçlar da ana kart üzerine bağlanmaktadır. Ana kartın arıza görmesi bazı durumlarda bilgisayarın çöpe gitmesine dahi neden olabilmektedir.

Anakart alırken, özellikle RAM ile uyumu kontrol edilmelidir. DDR3 Ram e DDR4 anakart alırsanız ya da tersini yaparsanız, uyumsuzluk sorunu yaşarsanız. Ayrıca anakartın mHz değeri, anakart üzerindeki bileşenlerin birbiri arasındaki hızını gösterdiği için mHz değeri yüksek anakart almanız daha uygun olur. Son olarak çağımız artık USB 3.1 devri olduğu için usb 3.0 dan düşük destekleyen anakartları almamanız tavsiyemdir.

Benim kullandığım ekran kartı : MSI H170A Gaming PRO. DDR4 Ramleri 2133 mHz hızına kadar destekliyor. Ayrıca HDMI ve 3.1 USB giriş desteği mevcut kendisinde.

İşlemci (Merkezi İşlem Birimi)

Bilgisayarın birimlerinin çalışmasını ve bu birimler arasındaki veri (data) akışını kontrol eden, veri işleme (verilerin değerlendirilip yeni veriler üretilmesi) görevlerini yerine getiren elektronik aygıtlardır. Bilgisayarın beynidir ifadesini kullanmak doğru olacaktır.

Bilgisayardaki işlemci tıpkı bir insandaki beyin gibi, hangi bilginin nerede olduğunu bilir, gerekli işlemleri gerçekleştirir ve gerekli yerlere gönderir.

İşlemci alırken Intel ya da AMD alın demeyeceğim. İkisi de kaliteli işlemciler üretiyor. Bu ikilem tıpkı iOs’mu, Android’mi ikilemine benziyor. İşlemci olarak tavsiyem nanometre değeri düşük, GHz değeri yüksek işlemcilere yönelmeniz. nanometre değeri düştükçe ısınma değeri düşer, doğru orantılı olarak elektrik faturası daha az yansır. GHz değeri de işlemcinin iş yapabilme hızıdır. Yüksek olması lehinize olur.

Ayrıca önemli bir not olarak söyleyeyim, soket değeri anakart soketiyle uyumlu olmak zorundadır. 1151 soket işlemci alıyorsanız, 1151 soket destekleyen anakart almalısınız.

Bir diğer not ise, eğer işlemci modelinde K ibaresi bulunuyorsa (i7 6700K gibi) , o işlemci overclock yapılabiliyor demektir. Overclock muhabbeti ise işlemcinin hızının aşırtılması olayıdır. Olaya hakim değilseniz, yapmamanızı tavsiye ederim.

Benim kullandığım işlemci : Intel Core i7 6700 1151 Soket destekli 3.4 GHz 8 MB Önbellekli 14nm

RAM (Bellek Kartı)

Kelime anlamı ile incelemeye başlayacak olursak Random access memory yani Rastgele Erişilebilir Bellek cümlesinin kısaltılması ile oluşan bir tanımdır. Temel olarak bilgisayar, ekran kartı, birçok mikroişlemci modülünün içinde daimi olarak yer alan bir parçadır. Asli görevi ise bilgisayar veya teknik birim çalışırken yapılacak işlemleri üzerindeki hafıza bölümlerine alıp kullandıran bir elemandır. Word’de, photoshop’ta felan çalışırken siz kaydet tuşuna basmadığınız zamanlarda, o belge / dosya artık her neyse RAM üzerine o an itibari ile tutulur. Eğer kaydetmeden bilgisayarı kapatırsanız, RAM’deki bilgide silinir; eğer kaydederseniz, RAM üzerinden harddiske geçer ve silinmez.

Ram alırken dikkat edilmesi gerekilen nokta anakart ile uyumluluğa bakılmalıdır, anakart bölümünde de bahsettiğim gibi. Özellik bakımından ise mHz değerinin yüksek olması (tabii anakartın desteklediği büyüklüğü aşmamak kaydıyla) ve cl değerinin düşük olması, lehinize işleyecek özelliklerdir.

Benim kullandığım bellek kartları : Kingston HyperX Fury Black Series 2×8 GB DDR4 2133 mHz CL14 1.2V

Ekran Kartı

Teknoloji mağazalarında satıcıların en çok kullandığı kelimeler arasında büyük ihtimal ekran kartlarının boyutları ve markaları bulunuyordur. Çünkü şimdilerde ekran kartları önemli bir hal aldı. Yeni çıkan oyunlar bile ekran kartı seçer oldu dolayısıyla bizde ekran kartlarına daha bir önem vermeye başladık.

Ekran kartları bilgisayarın CPU’sunda işlenen verileri mönitöre anlaşılır bir şekilde iletme amacıyla kullanılan kartlardır. Yani ekran kartı bilgisayarın CPU’su ile mönitörü arasında iletişim kuran cihazdır.

 

Ekran kartının önemli noktaları en başta anakart ve kasa ile uyumluluğudur. Kasa uyumluluğu da önemli, çünkü bazen kasanın desteklediği ekran kartı bölümü küçük olabiliyor, haliyle ekran kartı sığmayabiliyor.

Ekran kartları günümüzde çoğunlukla oyun için önemli olmuş durumda bilgisayar toplayanlar için. Bu oyuncular Nvidia’cılar ve AMD’ciler olarak ayrılmış durumda. Tabii ben tarafsız taraftayım AMD aldığıma bakmayın 🙂 Ekran kartı alınırken GB ve Bit modeli önemli yer kaplar fakat sadece ona bakılarak ekran kartı alınması yanlış olur. Çünkü örnek vermek gerekirse, Nvidia’nın GTX980 modeli 4 gb ve 256 bit olmasına karşın, benim 8 gb 512 bitli ekran kartımdan daha iyi performans verdiği istatistiklere yansımıştır. Bu durumda ekran kartı alırken ayrıca detaylı bir araştırma yapılması gerekir.

Benim kullandığım ekran kartı : MSI R9 390 GAMING 8GB GDDR5 512 Bit AMD Radeon DX12

Sabit Disk

Veri depolanması amacıyla ile kullanılan manyetik kayıt ortamlarıdır. Sabit disk alınırken tercihe göre boyuta (GB, TB vb.) dikkat edilmeli, ama mutlaka önbelleğe ve rpm yani dönüş hızına önem verilmelidir. günümüzde masaüstü bilgisayarlar için ideali 64mb önbellek ve 7200rpm dönüş hızlı harddisklerdir. Ayrıca masaüstü için 3.5, notebooklar için 2.5 inç harddisk alınmalıdır uyumluluk için.

Benim kullandığım sabit disk : Seagate 3.5″ 2TB Barracuda Sata 3.0 64MB Cache 7200Rpm Harddisk

Kasa

Bütün bu donanımların korumasını yapan yapıdır. Kasa alımında genelde bizim gibi gençler görünüşüne dikkat eder, fakat aynı zamanda içerdeki hava akışına, fan sayısına, boyutuna (donanımları içine alması açısından) ve USB 3.0 ve üstü desteklemesine dikkat edilmelidir. Kasa alınırken en önemli anakart uyumluluğudur. Örneğin anakartın modelinde MidT ATX yazıyorsa, MidT ATX boyutunda kasa alınmalıdır.

Benim kullandığım kasa : Zalman Z11 Plus HF1 MidT ATX Siyah Pencereli Kasa

Güç Kaynağı

Bütün bu donanımların çalışmasını sağlayan patron güç kaynağıdır. En önemli bileşenlerden biridir. Bilgisayarda bir sorun çıkarsa ilk bakılması gereken yerdir. Güç kaynağı alırken güç verimliliğine (80+, 80+ bronze, 80+ gold vb. güç verimliliği sağlayan güç kaynaklarıdır fakat daha pahalıdırlar) ve donanımlara yetecek kadar volt sağlamasına bakılmalıdır. Eğer donanımlarının tümünün ihtiyacı 700w ediyor ve 650w güç kaynağı almışsanız, bilgisayar bir yerde sorun verecek ya da hiç çalışmayacaktır. Bilgisayarınızın kaç w ihtiyacı olduğunu öğrenmek için https://tr.msi.com/power-supply-calculator adresini kullanabilirsiniz.

Benim kullandığım güç kaynağı : Cooler Master G650M 80+ 650W Modüler

Monitör

Monitör alırken tercihe göre boyuta bakılabilir. Oyuncu arkadaşlar oyunlarda daha fazla FPS görmek için 75hz gibi özellikli monitörlere bakabilirler. 75hz demek, monitör oyunda 75 fps e kadar çıkabiliyor demektir. Genel olarak monitörler 60hz desteklerler.

Ayrıca yine oyuncu arkadaşlar için önemli olan MS değeri çok önemlidir. MS azaldıkça monitörün bilgisayara karşı tepki süresi o kadar azalır. 5 MS’den düşük monitörler idealdir.

Viewsonic 23.6″ VX2457-mhd AMD FreeSync 75 Hz 1MS Gaming Monitör

 

 

Bilgisayar Donanımı Nedir ?

Hepimizin bildiği üzere bilgisayar donanımı, bir bilgisayarı oluşturan fiziksel parçaların, yazılımların çalışmasını sağlayan fiziksel parçaların genel adıdır. Bu parçalar tabii sadece bilgisayarla sınırlı değil, otomobiller, elektrikli ev eşyaları ve çeşitli sanayi uygulamaları gibi birçok alanda kullanılabilirler.

Bilgisayar Donanımı
Bilgisayar Donanımı

Donanımın belirli özellikleri vardır. Eğer bu donanım dış ortamdan bilgisayara veri aktarmak için kullanılıyorsa giriş birimi, bilgisayardan dış ortama veri aktarmak için kullanılıyorsa çıkış birimi adını alıyor.

Ayrıca iç ve dış olmak üzere de donanımları ikiye ayırabiliriz:

Îç Bilgisayar Donanımı

Bu donanım parçası, başka bir donanım parçası içine yerleştiriliyorsa bu adı alıyor. Kasanın içine yerleştirdiğimiz her parça (anakart, ram vb.) iç donanım sınıfına giriyor haliyle.

Dış Donanım

Kasa içinde yer almayan her türlü parça. Mause, klavye, kamera, yazıcı bunlara örnek gösterilebilir.